+7
-1
Yıl 1910…
Fransızlar uçağı tanıtmak için tüm devletlerden katılımcıları ülkelerine davet ederler. Herkes böyle bir icadın nasıl gerçekleştirildiğinin verdiği şaşkınlık içerisindedir. Dönemin Osmanlı Hükümeti’ne de katılım için bir davet gönderilmiştir. Osmanlı hükümdarı icatlara çok meraklı olan Ali Rıza Paşayı göndermeye karar verir ve derhal saraya çağırtır.
Ali Rıza Paşa’ya Fransızların buluşundan bahsedilir ve Osmanlıyı temsil etmesi için gitmesi emredilir. Ali Rıza Paşa içinden “bunu biz yapmalıydık” diye üzülür ve hayıflanmaya başlar. Paşa’ya davetin 2 kişilik olduğu, yanına birisini daha alıp gitmesi buyrulur. Biraz düşündükten sonra paşa, çok zeki olduğunu düşündüğü bir delikanlıyı zütürmeye karar verir.
Ali Rıza Paşa ve delikanlı Paris’in yolunu tutarlar. Bir otele yerleşirler ve buluşun gösterileceği kalabalık meydana doğru yola çıkarlar. Meydan ana baba günüdür, herkes merakla beklerken pilot gelir hazırlıklarını yapmaya başlar. Gözlüklerini takar, birde üzerine montunu giyer ve geçer uçağın başına.
Uçak havalanır, parendeler, taklalar, kıvrak manevralar ve müthiş bir gösteri sergiledikten sonra piste iner ve alkışlar arasında uçağın kapısını açar.
Herkes oldukça kıskanç ve şaşkın tavırlarla icadı düşünmektedir. Bir görevli yüksek bir yere çıkar ve “Pilotun arkasında ona eşlik etmek isteyen, cesareti yüksek birisi var mıdır?” diye bağırır.
Bizim delikanlı atılır hemen “Ben, ben”.. Tamam der yetkili delikanlıya gözlük ve mont verir.
Delikanlı gözlüğü takar, montu giyer ve kalabalıktan sıyrılmaya çalışırken, Alı Rıza paşa kolundan tutar.
“Boş ver sen binme, bırak başkası binsin der.” Neden diye sorar delikanlı bir şey mi hissettiniz? Yok bir şey hissetmedim ama sen yinede binme evlat der Ali Rıza Paşa.
Derken başkası biner uçağa. Uçak
havalanır, delikanlı paşaya oldukça öfkelidir. Parendeler, taklalar, manevralar derken uçak alev topuna döner ve piste çakılır. 2 ölü vardır..
Delikanlı hayretler içinde paşaya bakar. Paşa bir insanı kurtardığı için mağrur ve mutlu fakat başkalarının ölmesi nedeniyle üzgündür.
Ama Ali Rıza Paşa’nın kurtardığı sadece bir insan değildir.
Bir Ulustur.
Çünkü delikanlı, Mustafa Kemal Atatürk’tür.
-Sunay Akın’ın anlatımından derlenmiştir
