ertesi sabah biraz erken gidip 2 çay 2 simit aldım sırama oturup melisin gelmesini bekledim yaklaşık 5 dakika sonra melis geldi "günaydın" dedim oda aynı şekilde gülerek "günaydın" dedi çay içip simitlerimizi yedik zile kadar muhabbet ettik okulda artık hep melisle takılıyordum açıkçası güzeldi

-

ilk haftalar böyle geçerken sınavlar başladı takı yedim derslerle gram alakam yok dinlemiyordumda artık tenefüslerde ders çalışmaya başladım okul dışındada sabaha kadar ders çalışıyordum sınıfı geçsem yeter diye düşünüyodum ilk sınavlar tak gibi geçmişti sayısal derslerin hepsinden kalıyordum artık sınavlar bitene kadar dertleri kenara bırakıp derslere katılmaya başladım az çok anlayabiliyordum sınıfı geçmem lazımdı lise 5 yıl çekilmezdi

bi ara melis geldi "derslere hiç katılmazdın" dedi bende "sınıfta kalıcam mecburum. Sahi senin sınavlar nasıl?" dedim oda sınıfı geçtiğini söyledi şaşırdım açıkçası derslerle pek alakası yoktu "istersen gel seni çalıştırayım" dedi bende kabul ettim tenefüslerde birlikte çalışıyoduk derstede benim yanımda oturuyodu melis sayesinde daha çok anlıyordum 2. ve 3. sınavlarda kurtarmıştım kendimi 2. dönem daha rahat olucaktım öğretmenlerde derslere katılmaya başladığım için fena sözlü vermemişlerdi. Bir dönem böyle bitmişti 15 tatilde sadece tatillerde gördüğüm annemin yanına gitmiştim biraz aile hayatımdan bahsedeyim babam ben doğmadan kazada ölmüştü annemde bakamayacağı için çok küçükken yetiştirme yurduna vermişti annem köyde akrabamızda kalıyordu biraz birikimi vardı o birikimle lisede destek oluyordu yurda verdiği için kızmıyordum çünkü şehirde kira elektrik ihtiyaçlarım çok masraf olacaktı ve iş bulmak zordu ama köyde akrabamızın tarlasında çalışıyordu geçim derdi olmuyordu. Tatili köyde çalışarak geçirdim cebimde para olmuştu birazda annem verdi okul açılmasına yakın yarenin mezarını ziyaret edip bandırmaya döndüm hala unutamıyordum.