inci sözlük sizler için ne ifade ediyor bilmiyorum. Sadece az çok tahmin ediyorum. Hesabı açalı 1 hafta kadar oluyor ama ortama yabancı değilim. Giriş yapmadan da sözlüğü dışardan takip etmek mümkün, bi şeyler yazmadan etmeden. Sözlük kültürü çok farklı bi şey, mesela ekşide hiçbir şey yazamam gibi geliyor çünkü orda ekgib olan şey bence burdaki samimiyet. Bildiğin kahve ortamı var la burda. Hoş yani..
Neyse beyler, inciyi ilk feysbuk gibertmesinde tanıdım, butonlarda falan inci yazıyor, sivilcesi burnunda ağır liseliyim o zamanlar, çekti kendine tabi.. Açtık bi hesap açmasına da kullanıp beceremedim açıkçası.. Hani hesap silik yiyorya, benim karakterim de silikti o zamanlar, doğal olarak da hesap silik . Nickimi bile hatırlamıyorum yoksa şifrem hep aynıdır herşeyde.
Neyse, bir çoğu aklı başında yazarlar, gecenin bu vakti burda. Bazısı şımarık bazısı içten bazısı bilmem ne tak. Ama herkesin bi amacı var tabi, eğlenmeyi bilen eğleniyor, dertleşmeyi bilen dertleşiyor, gibmeyi bilen gibiyor.. yani ne görmek istiyorlarsa onu buluyor bu aklı başında abilerimiz..

Yaşım 26. Üniversite , yüksek lisans, kpss derken memurluğu zar zor kazandım. Yaklaşık 25 gündür bekliyorum görev yazısının gelmesini.. 48 gün önce de sevdiğim kızdan ayrılmak zorunda kaldım.. Kendisi kürt ve alevi olduğu için ailem istemedi.. çevremde baya bi baskı gördüm bu sebeple. Kendi siyasi görüşüm de tamamen farklı ve milliyetçi cephedeydi. Neyse buna rağmen aşık olmuştum, gönül ferman dinlemiyor derlerya hani Öyle oldu.. daha düne kadar üniversitede ahmet kaya dinleyenlere karşı kavga çıkartırken "OLMASAYDI SONUMUZ BÖYLE" diyebiliyormuş insan.. Daha önce söylemiştim ben silik bi karakterim diye. Okulda da böyle oldu hep, sonraları da. Ama içimde bi maden var, açığa çıkmıyordu.. işte bu kız açığa çıkarmıştı onu.. ilk kez gerçek kendim oldum ben lan. ilk kez dolmuşta dolmuşçuya atar gider yaptım-çok şukulanan entrylerimde var, dolmuşçudan para üstünü isteyememe durumum- ilk kez kendim gibi düşünmeyen insanlara kinle nefretle bakmadım.. sabah uyanınca güneşten başlar, kahvaltı masasındaki zeytine kadar günaydın derdim.. köpek sevmekten çekinen insandım, köpekleri seviyordum KORKMADAN.. öyle mutluydum bu kızla.. Kabuğumdan çıkmıştım özgüven, tavan amk. Hiçbir sosyal medya hesabım yok, selfie çekmiyorum çünkü gerek duymuyorduk panpalar.. sevdiğimin elinden tutuyorum, bi sahil havası, kokusunu getiren rüzgar.. gözüm de görüyor Allaha şükür. Ne gerek vardı selfieye falan di mi?.. yaşıyorduk biz zaten hayatı.. Tam aha işte ben oldum, kendimi buldum derken, aileme söyledim durumu, yok dediler. Baba kanser hastası ve yaşlı zaten. E ben de evlatlığım, nankörlük yapamazdım bu yaşa getirdiler tabi. Yok deyince, çevremde herkes halamdan tut dayılarıma amcalarıma arkadaşlarıma kadar "babana yanlış yapma , kız gelir geçer" vs muhabbeti.. tam üç ay bu muhabbetler döndü. Her gece uyuyamama rağmen yengenize anlatmazdım durumu napayım ne edeyim düşünürdüm.. neyse işte olmadı. Tam silikliğim bitti derken yine silik olmayı seçtim anlayacağınız beyler.. kız gitti, babam mutlu oldu ailem sülalem herkes mutlu. Çünkü ben iyi bi okul bitirdim onların istediği, iyi bi memurluk kazandım -hele ki şu günlerde- iyi bir evlilik de yapınca tamamdı.. Bize uygun bir ailenin kızı.. Öyle görüyor tabi bizimkiler.. Keşke olmasaydı böyle de gidip asgari ücrete bir yerde çalışsaydım..
Sevdiğimi gömdüm kalbime de unutamadım.. Unutulmazmış..

Sözlük de burda başladı işte benim için.. hani buraya yazdıklarımı kağıda da yazdım ama içim rahatlamadı.. siz de öğrenin benim ne kadar silik birisi olduğumu.. şuku için, entry için eğlenmek içn gelmedim aslında.. Kendi silikliğimi, uyuzluğumu kendime gösterip, tarafınızca okunup kutsanmak için geldim.. Başka yazacak yerim de yoktu açıkçası.. Neyse

Özetle; benim gibi silik olmayın. Hayalinizin, hayatınızın peşinden gidin.. Koskoca liseli adamlarsınız lan.. Allaha emanet olun.