Yurt dışındaki okullarda da varmıydı bilmem ama sınıf başkanı diye bir şey vardı bizlerde.. bir insana güç ve mevki verildiğinde ne kadar dengesizleşebileceğini görme adına yapılacak ve hatta gözlemlerle sonuç elde edilebilecek türden bir olay bu sınıf başkanlığı
Neden mi ? Çünkü bu ülkenin alayı kompleksli insanlar. teneffüste tartışıp, tartakladığım sınıf başkanının sırf züt korkusundan hoca sınıfa girene kadar bekleyip de tam da sınıfa girdiği anda listenin başında boş bıraktığı kısma beni hızlıca yazdıp yanına artı "+" ları yazdığını gördüm... Ne kadar çok artı varsa o kadar kudurmuş oluyordum yani..
Sınıfın saf ve çalışkan olanına bana kopya vereceksin yoksa adını tahtaya yazarım diyen sınıf başkanları da gördüm.
hatta kendini bir öğretmen sanıp da gücü yettiği öğrenciyi dövmeye kalkanı da gördüm.
Evet işte sonra bu huur çocukları büyüyor ve insan sıfatında aramızda dolaşıyorlar şimdi. Hatta bakın bunların bir kaç seviye üstü olanlar ise belediye başkanı hatta vekil falan da oluyor. hatta bunları seçmesi içinde ya sınıfın çoğunluğu ya da milletin çoğunluğu oy veriyor hala...
ben bi keresinde sınıf başkanlığı için oy vermiyorum dediğimde ise öğretmen beni zorlayarak demokrasi var hakkını kullanmak zorundasın demişti... evet demokrasi kendi diktatörünü doğuruyor amk... giberim öyle demokrasiyi de hakkı da. işin ilginci ise bakıyorum oy vermeyi gerçekten seven ve benimseyen insanlar var bu ülkede...
Unutmayın bu ülkede seçilen şımartılmıştır..
Dün bizleri tahtaya yazıyor öğretmene dövdürüyordu. bugün ise siciline yazdırıyor polise dövdürüyor. ne değişti peki ?
Ne mi değişti ? Seçenler git gide küçülürken, seçilenler daha da büyüdü amk yerinde.. /: