/i/Ben

Discord Sunucumuz Açıldı!
discord.gg/incisozluk
  1. 1.
    0
    Sen bana gelmedin. Yaklaşık 30 yıl sonra dünyanın dörtte biri yok olacak. Senin ve babanın o çok değer verdiği mal, mülk yalan olacak yani. Şimdi zütüne soksun dönüm dönüm tarlalarını ya da şimdiden satışa çıkarıp Marstan bir-iki dönüm yer kapatsın. ileride lazım olur. Neydi bu kadar yarının derdi? Bugün çok mutlu değil miydik? Değilmişiz. Phuket adasına gidecektik sonra Singapur'da sonsuzluk havuzunda sevişecektik.

    Ne yapacaktık ki evimiz olsa? Gelinlerin tatlı telaşında ev fotoğraflarımızı mı paylaşacaktın? Koçiş hashtagi ile sunumlar mı yapacaktık? Biz ya da sen bu muydun sahiden? Sahi neden ayrıldın benden? 5 ay geçti ama ben hala bir neden bulamıyorum. Limon satar sana yine balık alırdım ki ben.

    Bak şimdi iyi bir işte çalışıp hayata sımsıkı sarılan bu kadını ben yarattım bunu inkar edemezsin. Ne yani senin aldığın para kadar bende kazanırdım en kötü. Yetmez miydi mutlu olmamıza? Balık alacak parayı kazanırdık illa ki. Ama sen kolunu kaplayacak bileziklerle foto çekinmeyi mi istedin düğünde? Gerçekten nasıl sakladın ya da ben görmedim bu iğrenç kadını bunca sene? Hiç mi tanıyamadım, hiç mi anlamadım? Affedersin çok aşıktım.

    Aldığım orkideler miydi beni sana sevdiren bunca sene? En pahalısı olduğu için. Bu kadar parası var babanın hangisini yaşayabildin ya da yaşadın benim bu süre içinde yaşattıklarımı. En son hangi denize karşı balık yediniz, hangi otelde kaldınız, hangi şehri ya da ülkeyi gezdin? Ne yani English Home'dan almayınca fincanlarımızı kahve içemeyecek miydik? Sen bilmiyorsun ama biz 10 ayda ev aldık.

    6,5 seneyi bir günde çöpe attın.

    Ayrılırken kavga bile etmedik yani en azından alıştırarak çekip gitseydin. Ben hiç sensiz kalmadım nasıl olacak, ne yapacağım nereden bileyim? Biz hiç kavga bile etmedik ki tüm bu süre boyunca. Nereden bileyim başa çıkmasını kötü günlerin. Tüm kıyafetlerimi sen aldın, iç çamaşırlarımı bile. Sen bilmiyorsun ama 6 sene önce aldığını bile atmadım ben, delik deşik, yırtık pırtık her yeri ama hala giyiyorum ben. Atmadım, atamadım.

    O kopan parmağın için kolumu keserdim ben. Sen bilmiyorsun. Baban gibi ya da o bulduğun 'adam' gibi yapmazdım sana. Yalanlar söylemezdim. Sen çok söyledin ya da hangisi doğru bilmiyorum ama sen bu çomar(iğrenç, kibirli, para için herşeyi yapan, ahlaksız kirli bu liste uzar da gider) insanlardan değildin. Ne ara onlardan oldun? Bir zar için nasıl konuşur, konuşturursun? Benim konuştuğumu nasıl düşünürsün? Beni hiç mi tanımadın, hiç mi sevmedin? Sevmedin, sevmemişsin. Bir gün sana verilen değeri gördüğünde, 3. sayfalarda yer aldığında ya da düğünde az takı takıldığı için kavga çıktığında beni getirme aklına. Bu temenni değil inan, olacak olanlar..

    Çok güzel beddularım var ama etmeyeceğim. Çünkü sizin gibi insanlar bunlardan mutlu olurlar. Yaptıkları onca pisliğe, iğrençliğe rağmen çok güzel üste çıkarlar. Hangisine yanayım? Emeğime, duygularıma, hayallerime, umutlarıma... Ailemin fakir olması(sizin kadar parası olmaması) ya da yoksulluktan geldikleri için alabilecek durumları olmasına rağmen sizinkiler gibi yeni kıyafetler giymemesi onlara yaptıklarınız küstahlıkları haklı mı çıkarıyor? Bu mu senin ve sizin insanlığınız. Ben bunca iğrenç insanın içinde sen farklısın dedim. Bunca yıl hep buna inandım. Ama armut nihayetinde dibine düşermiş. Sahi ben çok mu aptalım? Özür dilerim kendimi tekrarlıyorum ama evet çok aşıktım.

    Kırık bir kalp ile seni ve o iğrenç babanı Allah'a havale ediyorum. Ne diyeyim herkes kendine yakışanı yapar. Ben bu günleri yaşayacağımı hiç düşünmemiştim, aklıma bile gelmezdi. Ne diyeyim ki çok yanlış gelmişim, çok yanlış tanımışım. Çok yanılmışım.

    Şimdi ölüm bana çok yakın. Hiç merak etme gönül rahatlığı ile yaşa şimdi mutlu hayatını. Ben kurtuluyorum sizin gibi tüm kötü insanlardan, iğrenç mutluluklarınız hayatınızdan hiç ekgib olmasın. Çok mutlu ol, ben hiç olamadım.
    Pişmanlık,
    Hoşçakal..
    ···
   tümünü göster