2006 senesinde üst katımıza birileri taşınıyordu. o patırtılardan o gürültülerden en sevdiğim program olan mahmut tuncer şovu izleyemiyordum. çok sinirlenmiştim. tam o ara kuşum ötmeye başladı. bir hışımla gidip kapıyı açtım. gördüğüm manzara bütün sinirlerimi boşaltmış, içimi bir huzur kaplamıştı. çünkü kapıda sarışın mavi gözlü, gri eşofmanlı, mavi badyli, beyaz spor ayakkabısı ve sol elinin serçe parmağındaki uzun tırnaklarıyla afet bi kız duruyordu. ( çok pis süzerim )

bu bu buyrun dedim

afeğdersiniz penisiniz vağ mı?

yüce tanrım! o kız benden penis istemişti. sevinçten gibilmiş bıldırcın gibi duvarlara çarpasım geldi. gırkkkk diye yutkundum. tam gel hele içeri diyecekken. yarma gibi sarışın bi adam gelip. kardeş kusura bakma penseniz var mı? dedi. ( o da onun babasıymış )

meğer kız pense istiyormuş. son atakta gol yeyip kuponu yatmış mal gibi öylece baka kaldım bunlara. sonra kendime gelip penseyi verdim tabi.

o gün bugündür ne zaman pense tutsam kendimi yannan tutuyormuş gibi hissederim.