olay belçika'da geçiyor beyler. erasmus sebebiyle 5.ayımı geçiriyorum. öyle düşünüldüğü gibi sayısız kızla beraber olma gibi bir durum söz konusu değil zaten amacım ingilizceyi geliştirmekti. herneyse. geçtiğimiz hafta artık dönmeme bir ay kaldı kimseyi de tanımıyorum kızlara yürüyeyim artık dedim ve kampüste eli ayağı düzgün fazla havalı olmayan kızlarla konuşmaya başladım.
• **
muhabbetler genelde merhaba sizi hep buralarda görüyorum ne okuyorsunuz çok merak ediyorum minvalinde. genelde hepsi konuşuyorlar ama iş akşam ne yapıyorsuna gelince olay patlıyordu. bende taktik değiştirdim telefon numarası almaya yöneldim ve çoğundan da aldım ancak geri dönüş pek fazla olmadı.
• **
yaklaşık 50 kızla bu şekilde haşır neşir olduktan sonra kafam attı bir bira aldım içiyorum bir yandan kederleniyorum. tam o sırada karşımda bir afet-ül küheylan gördüm. hatunun saçlar sapsarı boy 1.80 dar bir kot üstünde tatlı bir gri polar bana 45 derecelik bir açıda sigarasını tüttürüyor. birayı fondipleyim koştum yanına.
• **
ben:b
kız:k
b: merhaba fazla siganız var mı ?
k: maalesef ben sarıyorum.
b:acaba sarabilir miyim?
k: istersen bu bitsin bir tane saralım paylaşalım.
b: tabi ki, teşekkürler.
• **
kız çıkar da sigara makinasıyla sardı kağıdı yaladı. benim gülümsediğimi görünce,
k: neden gülüyorsun ?
b: çok hoşuma gitti
k: ne ?
b: sigarı sarışın
k: teşekkür ederim, ateşin var mı ?
b: yok maalesef ama istersen bulabilirim.
k: çok iyi olur.
• **
gidip hemen birinden bulu yaktım kızın yanına geldim boş muhabbete girdim ne zamandır burdasın falan. sigarayıda dönüyoruz bu sırada. kız tam ayrılmadan önce ben 1 hafta sonra türkiye'ye döneceğim ve hiç arkadaşım yok buradan ayrılmadan önce güzel bir anım kalsın isterdim dedim. kız da nerede oturduğumu sordu ve yakın olduğumuz anlaşıldı.
• **
toplanın gençler hikaye başlıyor