Klagib bir cuma günü. Müdürün okuldan çıkmamız için izin verdiği tek gün. Ben ve 5 panpam yine cumaya gitmemiş oturmuş döner yiyorduk . Artık monoton olmuştu döner yemek. Lise 3 teydik ve sınava aylar kalmıştı. Lise 3 seneydi o zamanlar. Herkes farklı birşey arıyordu. Gibici hayatımıza yeni bir heyecan ararken ölümün pençesine düşeceğimız kimsenin aklına gelmemişti. Masadaki malzemelerin bolluğu masadaki en bin arkadaşımın aklına bir fikir getirdi. Masada ne var ne yoksa karıştıracak ve bir yudum alacaktık. Malzemelerin tam listesi yuh demeyin Adana'da her şeyi atıyorlar dıbına koyim:
Tuz
Şeker
Turşu
Turşu suyu
Gerçek limon tanecikleri
Limon suyu
Nar ekşisi
Pulbiber
Karabiber
Kimyon
Kola
Ayran
Ve adını hatirlayamadigim bir madde
Bu karışım garip bir renk almıştı. Alt katta geceleri türkü bar görevi üstlendiği için abiden 6 tane shot bardağı istedik. Başta şaşırdı ama getirdi sağolsun. Bu karışımın rengini nasıl tarif ederim bilmiyorum. Dondurmanın üstüne karamel koyarsında karamel ve dondurmanın buluştuğu noktada zaten çok açık kahverenge sahip olan karamelin rengi bi tık daha açılır. işte öyleydi. Turşulardan aldık birer tane bi ucunu kestik güya şemsiye gibi olacak yanında dıbına koyim. O an birbirimize baktık. Herkes az sonra hunharca kusacağından habersiz gülüyordu.Bin arkadaşım herkesin kafasına diktiğinden emin olunca "bu ne lan döl mü içtik biz" dedi. Herkes en yakın toprağa koştu. Arkadaşımın dediği herkesin zihninde canlanınca kusmaya başladık. Evet o toprağı karantinaya almışlardı. Evet belki o toprakta 80 yıl bitki yaşamayacaktı. Ama biz kurtulmuştuk. Ölüme kafa atma girişimimiz başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Herkes toprağa kahverengi beyazımsı kustuktan sonra @2 ruhuna sahip olduğunu bildiğim arkadaşım bin'e dönüp "döl tadını nerden biliyon dıbına koyim" dedi. Ağzımızdan kahverengi salyalar akıta akıta hunharca güldük.