+30
-36
oğlum dedi akşamki gördüklerin normal bir ademoğlu için zordur, çok zordur, bir kabustan uyandım sanarsın uyanamazsın, ummadığın anda onları hissedersin, lakin çobanın gördüğünün bırak musallatını sadece seni fark etmesinin bile yerine akşamkilerden bin tanesinin musallatını tercih edersin oğlum, hocam dedim bu nasıl bir mahlukat ki sizin gibi biri bile onun hakkında kelam ederken dehşete düşüyor? oğlum dedi o insanlardan önce de vardı, akşamki gördüğün şerlilerden önce de vardı, dedemin babama onun da bana anlattığı kadarıyla biliyorum, onun hakkında çok bilgi yok, bir soydan, bir kabileden geliyor bu şerli varlığın soyu olan kabile 29 mahluktan oluşuyormuş, şöyle düşün oğlum bu alemde milyarlarca insan birsürü şerli var iken bu mahluktan 29 tane var ve hepsi aynı kabileden aynı soydan, lakin bunlar dünyanın dört tarafına dağılmışlar, bizim çobanın gördüğü ise bunlardan sadece bir tanesi, varlık şehmusa bulaşmamış, yüksek ihtimalle çobanı fark etmemiş, ona rağmen çoban şehmusun onu ve yaptıklarını görmesi gençliğinden bu zamana kadar unutulmayacak bir dehşet olarak kalmış, hocam dedim çoban babanıza geldiği vakit üstü başı paramparça perişan haldeydi diyordunuz bunu varlık yapmamış mı, oğlum dedi varlık şehmusu görse idi üstünü başını mı parçalardı tahmininden çok daha vahim olurdu şehmusun hali, varlığı görmenin dehşeti ile çoban kendi üstünü başını parçalamış oğlum, düşün ki köye ulaştığında hala kendine gelememiş haldeydi, düşün ki kendini elleriyle parçalayacak bir hale bürünmüş, ben akşamkiler karşısında dehşete kapılırken çobanın gördüğü varlığı görsem ne yapardım, hocam dedim çoban bu mahluğu nasıl ve nerede görmüş, oğlum dedi ... ili sınırında 3 tepe vardır buraya çok yakın değildir, 3 tepenin ortasından bir dere akar şehmusta o gece uzaklardan gelirmiş sürüsüyle , biran önce köye dönme arzusundan 2 gecede 1 uyurmuş geceleri de yol alır olmuş hasretinden, sonra sürü su içsin diye üç tepenin ortasındaki dereye girmiş, eğilip suyunu içmiş, bir dönmüş ki arkasını sürü yok, koskoca yüzlerce davarlık sürü yok, hocam anlatırken kapı çaldı