1. 26.
    +6
    savaşın son günlerinde adeta kendi şehrimizi kurmuştuk. o gibik ev adeta bir askeri üs olmuş çıkmıştı. ilaç, yemek, silah, cephane, her türlü malzeme torunlarımıza yetecek kadar depolarımızda duruyordu. halk 'boris reyiz açız, hastayız yardım et yüce insan' diye kapımızın önünde her gün 2 kilometrelik kuyruklar oluşturuyordu. duygusal bir ağlak olan katie, içten pazarlıklı muallak bruno ve bi gibe derman olmayan pavle'yle birlikte krallığımızı bütün şanıyla yürütüyorduk. gece en son toplayıcılık için çıktığımızda ecevit iktidardaydı. dışarıya sadece taşşakılarımızı güneşlendirmek için çıkıyorduk. her gece gitar ve şömine ateşi eşliğinde şaraplarımızı yudumlarken keyfimiz on numaraydı. şehrin bütün gücünü elimizde tutup kapitalizmin acımasız yüzünü içimizde hissederken o malum sabah radyoyu açmamızla her şeyin tersine döneceği süreç başlıyordu. halbuki sadece klagib müzik dinleyip yoga seansımıza başlayacaktık...
    ···
   tümünü göster