1. 5801.
    +4
    Bu başlığa ilk yazdığım entriden(bkz: http://www.incisozluk.com.tr/e/159024559/) 2 hafta sonra dayanamayıp çekmiştim aq. Burda herkes 7. ve 21. günlerin en zor günler olduğunu söylemişti. Öyle de oldu gerçekten. 21. günde dayanamadım ve çektim. Ama sonra tekrardan başladım ve şu an 22. günündeyim.

    2 gün önce yine çok zorlandım ama bu sefer kararlıydım ve direndim beyler. Ve ilk seferkine göre kendimi vazgeçirmem daha kolay oldu. Beyin kendini toparlamış biraz sanırım, kararımdan caymadım. Bu arada 15. günde yıllar sonra ilk kez rüyalandım beyler. Bazılarınız için kamyonu devirmek can sıkıcı bir durum biliyorum, üstünün pislenmesi, temizlenme ihtiyacı vesaire. Fakat bana inanın 31'den 100 kat daha zevkli bir olay beyler. Gerçek cikse yakın bir his ve ayrıca 31 sonrası yaşanan o pişmanlık, hayata küsme, özgüven düşüşü falan olmuyor. Bırakın bedeninizi kendi dengesini kursun...

    Sıra geldi bu süreçte yaşadığım olumlu gelişmelere;
    Bir önceki entrimde ses olayına değinmiştim. Belki plasebo etkisidir demiştim fakat geçen süreçte teyit ettim ki değilmiş. Gerçekten sesim daha baskın çıkıyor ve insanlarla konuşurken kendimden emin bir şekilde konuşuyorum. Özgüven artışı meydana geldi. Arkadaş ortamlarında sözüm geçiyor. Arkadaşlarla muhebbet sırasında ara sıra birbirimize laf sokarız liseli gibi. Ama birbirimizi kırmadan, herkes olayın goygoy olduğun farkında olarak. Bana birşey söylediklerinde anında hiç beklenmedik cevaplar veriyorum. Ve bunun üzerine birşey söyleyemiyorlar beyler. Kızlarla konuşurken daha rahatım. Heyecan yapıp gözlerimi kaçırmıyorum.

    Ancak bunlar benim için ekstra kazanımlar oldu beyler. Henüz esas kazanımımı tam anlamıyla gerçekleştirmedim, belki de uzun bir süreç olacak. Ben bu olaya başlarken yukarıdakilerin hiçbiri esas amacım değildi. Esas amacımı anlatacağım şimdi, eminim ki benimle benzer durumda olanlar vardır.

    Ben ilk ve ortaokul yıllarımda çok zeki bir öğrenciydim. Derslerim çok iyiydi. Üstelik birçok zorluğa rağmen... Derste hoca soru yazdırırken ben sorunun devdıbını tahmin eder ne soracağını anlar ve yazardım. Diğerleri kelime kelime yazarken ben soruyu çözerdim. Konsantrasyonum çok iyiydi, dersi derste öğrenirdim. Birçok kişi beni parmakla gösteriyordu. Beklentileri yüksekti. Ne zaman ki 31 denen pisliğe başladım, o zaman düşüşe geçtim. Özgüvensiz, kararsız bir liseli oldum çıktım. Üniversite sınavına girdim ve lise giriş sınavında gösterdiğim başarının yarısını gösteremedim beyler. Üzerine zor bir bölüm seçtim. Makine mühendisliği... Ve 3 senedir başarısız sayılabilecek bir grafik gösteriyorum. Ama karar verdim ve bu okulu max.1 sene uzatarak bitireceğim. Ben eski ben olmak istiyorum. Kafası çalışan, sivri zeka, beyni temiz ve konsantrasyon sorunu olmayan halime dönmek istiyorum. Üniversitede kazandığım deneyimlerle birlikte, üniversite sonrası yaşamımda kimseye muhtaç olmayan, kafası çalışan, hayattan zevk alan biri olmak istiyorum. Ve bu yolda ilerliyorum.

    ingilizce kursuna başladığımı yazmıştım önceki entrimde. Ev arkadaşımla beraber kursa gidiyoruz. Kurstaki hoca neredeyse benimle yaşıt, genç ve güzel bir bayan. Eğer ki 31 bağımlısı ben olsaydım onun karışısında heyecandan 2 kelimeyi bir araya getiremez tir tir titrerdim beyler. Fakat şu an tam tersi bir durumdayım. Seviyem sınıftan biraz daha iyi olduğu için neredeyse tüm ders karşılıklı konuşuyorum hocayla. Arada espiriler, şakalar falan yapıyorum. Ev arkadaşımsa, ingilizcesinin biraz daha kötü olması sebebiyle tüm ders heyecandan ölüyor beyler. Hoca bana bişey sorarsa ne diyeceğim diye düşünüp duruyor. Hep 31' in etkileri bunlar.

    Sizlere de bırakmanızı öneriyorum. inanın arkadaşlarıma bundan bahsetmedim."31'i bıraktım, sizde bırakın diyemedim". Ve en azından bir süre daha bahsetmeyeceğim. Çünkü biliyorum ki içlerinden bazıları anlamayacak, üstüne bir de taşşak yapmaya kalkışacak. Arkadaş ortamında bununla ilgili espiriler yapıp prim yapmaya çalışacak. Oysa sözlük kültürü olan adam öyle değildir. En azından çoğunluğu değildir. insan pgibolojisinden az da olsa anlar, kültürlüdür, bir şeylerin farkına varır. Bu nedenle bunları sizlere anlattım ve sizlere de tavsiye ediyorum. Eğer ki çok zorlanırsanız dışarı çıkıp hava alın, ders çalışmaya çalışın, sevdiğiniz bir dizi varsa takunu çıkarmamak kaydıyla onu izleyin. Cinsellik içermesin mümkünse. Sözlükteki çıplaklık içeren başlıklara girmemeye çalışın. Ve hepsinden önemlisi hedeflerinizi, amaçlarınızı, olmak istediğiniz kişiyi bir kağıda yazın beyler. Kağıt olmasa da sözlüğe yazın. isterseniz bununla ilgili bir başlık bile açabiliriz. Fakat kısa sürelerde çok büyük değişim beklentisine kapılmayın ve "işe yaramadı bu amk" demeyin. Sabredin beyler. Belki 1 sene sonra hedefinize ulaşacaksınız belki 5 sene sonra. Ama sonunda mutlaka ulaşırsınız beyler. Fakat 31' i bırakmadığınız takdirde bu hedefe ulaşmak mümkün olamayabilir...

    Neyse biraz uzun yazdım fakat söylediklerimi dikkate alın. Unutmayın dünyayı yönetenler genç beyinleri ferregrafi bağımlılığı ille embesilleştirmeye çalışıyor. Şimdi gidip vizelerime çalışma vakti. Vizelerden sonra da eskisine oranla sınavlarımın nasıl geçtiğini yazarım buraya. Kalın sağlıcakla.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster