1. 3851.
    +10
    al sana samimi itiraf.

    mutlu olamıyorum lan ben. anlık geliyor geçiyor. 1 haftadır antidepran alıyorum, leyla gibiyim. öyle ağırlaşıyorum ki. ama bunu sadece tek bir şey için yapıyorum .

    bak bugün almadım ilacı. ağlamak istiyorum yine deli gibi. niye olmuyor abi? niye ya. vallahi kafayı yicem . mutlu olmak istiyorum, hayata güzel bakmak istiyorum, beynimin içindeki şu ses dursun artık istiyorum. sevince kıyamıyorum insan.. ben en fazla kızabiliyorum. hepsi bu.

    alışmayacaksın ya! baktın içinde bişeyler kıpırdamaya başladı vın! ardında bakmayıp taş duvar kesileceksin ki yanmasın canın. şimdi kim ne söylese bir kulağımdan girer diğerinden çıkar benim. böyle çünkü.

    ben iflah olmam!

    eve gidip uyumak istiyorum. yastığa yorgana sarılıp hayata küssem iyi olacak sanırım. ağrım var. herkes içinden ağlıyor sanki.

    sahi ben niye böyleyim? nasıl bi ruh halim var? anlamıyorum hiç.

    sevgi'nin aslında hiçbir şey ifade etmediğini belletmeliydiler bize. ne kadar çok seversen o kadar yanar canın demeliydi işte biri. olmadı! çektiklerimiz yanımıza kar dahi etmedi.

    arayıp;

    -özledim huur çocuğu! ne diye böyle olmalı?

    dememek için sığınıyorum ben ilaçlar arkasına. sevmek yetmyormuş işte. bu yüzden akıyor gözümden akan yaş.

    -hadi toparlan, geçecek..

    keşke.. geçse. ya da dur! ne olur geçmesin. bu kadar hissederken olmaz! olmasın be.
    o nasıl üzülüyorum bilmiyor.
    ne acı ama!

    ağlamadan duramıyor insan. belki en güzeli sosyal olmak değil de bu acıyı yaşamaktır. ağlayıp sızlayıp dövünerek hem de. duvarları yumruklayarak! ellerin paramparça olana kadar. camı kapıyı açıp ;

    - seviyorum ulan! seviyorum! niye bu acı!

    bağırmak iyi gelir. bilemiyorum. içim yerle bir.

    büyümeyi kabullenmiyorum. hayır! büyümek istemiyorum ama acı olgunlaştırır dedikleri için belki de bütün bu olan biten. nefes alamıyorum sanki. ne zormuş meğer. en başından dönüp gidecektim ben. alışmadan, böylesine sevmeden. gibtir olup gidecektim işte. beceremedim.


    hesap kitap yalan. sevince insan gözlerini bir başkasına emanet ediyor sanki. erkek sevemiyor. hepsi yalan. uydurdukları bahanelerin ardına sığınıp köşelerine çekiliyorlar. seviyorum dediği hatun için zütünü kaldırmazken elin huursu için giblerini kaldırabiliyorlar. geçeceksin ! taş duvar kesileceksin böylesine. içinde yaşa, ne varsa. ama bilmesin nasıl dağıldığını bilmesin ona döktüğün gözyaşlarını!

    büyümek dediğin tam olarak burda başlıyor.

    insanları kullanırsan her birinde bi parçanı bırakırsın, yapmayacaksın. daha çok dağılmamak için tek bir adama tutundum ben. ettiği onca küfre, hakarete aldırış etmeden " seviyorum" dedim.

    seni kimse benim kadar sevemez dedikten 24 saat sonra gitti. git demiştim. ama onun bu kadar hazırlıklı olduğunu hesap edememişim. nasıl alışır insan? nasıl dayanır?
    insanlar elini kolunu kaybediyor, çocuğunu, eşini. ben .. ben neyimi kaybettim peki? neden bir tek bana durdu hayat?

    içimi közlediler sanki!
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster