1. 1.
    0
    http://imgim.com/flores-man-cave.jpg

    Cüce fillerin, iri sıçanların, dev Komodo ejderhaları­nın, hatta devasa kertenkelelerin ufak insanlar ta­rafından avlandığı tuhaf, tarihöncesi bir dünya. Bu se­naryo, kulağa bilimsel gerçeklikten çok Arthur Conan Doyle’un Kayıp Dünya’sı gibi bilim kurgu romanlarına aitmiş gibi gelebilir, ancak, çok uzaklardaki bir Endo­nezya adasında yakın zamanda yapılan araştırmalar bu düşünceyi değiştiriyor. Sumatra ve Doğu Timor ara­sında bulunan bir Endonezya adası olan Flores, son bir­kaç yıldır büyük bir tartışmanın merkezi olmuştur.

    2003 yılının Eylül ayında Endonezya Arkeoloji Mer­kezinden R. P. Soejono ve New England Armidale Üni­versitesinden Michael Morwood’un önderliğini yaptığı uluslararası bir araştırma ekibi, Liang Bua adı verilen, kireç taşından bir mağaranın kazısında çalışıyorlardı. Burada, 6 metre derinlikte yaklaşık 30 yaşlarında bir kadına ait olan neredeyse ekgibsiz bir iskelet buldular. Tür olarak insana ait olduğunu düşündükleri bu iskele­ti ölçtüklerinde yalnızca 1 metre uzunluğunda olduğu­nu gördüler. Çevrede, aynı türe ait, etrafa yayılmış di­ğer kemiklerle birlikte şimdiye kadar dokuz insan iskeleti bulundu. Radyokarbon ve termolüminesans testleri sonucu en eski kalıntıların yaklaşık 94 000 en yenisi­nin ise 12 000 yıllık olduğu saptandı.

    Mağaranın içinde (insanın yanı sıra) balık, kurbağa, yılan, kaplumbağa, dev sıçan, kuş, yarasa ve Stegedon (soyu tükenmiş bir tür cüce fil), Komodo ejderhaları ve dev kertenkele gibi diğer iri hayvanlara ait iskeletler bulundu. Katmanlarda bulunan ateşle işlenmiş kayalar ve kavrulmuş kemikler, Flores Adalıların ateşin nasıl kontrol edildiğini bildiklerinin bir işaretiydi. Mağarada elde edilen diğer önemli bir bulgu da tahta merdanele­rin üzerine bağlanıldıkları sanılan iki ucu keskin, ol­dukça karmaşık bir sisteme sahip taş aletlerdi. Taş aletlerin bazıları Stegodon’a saplıydı; bu da Flores Ada­lıların onları avladıklarının bir göstergesidir.

    http://imgim.com/komodo-5_small.jpg

    Araştırma ekibi şaşırtıcı bulgularını 2004 yılının Ekim ayında Nature adlı bilim dergisinde yayımladı. Flores’teki keşiflerinin sonuçları inanılmazdı. Dergide, Homo floresiensis adını verdikleri küçük insan türünün keşfedildiği açıklandı. Araştırmacılar bu türün tarih öncesi dönemlerde Flores Adasında yaşadıklarını düşü­nüyorlardı. Orijinal iskelet, Flores’li Küçük Kadın ola­rak ünlendi ve bu türe J.R.R. Tolkien’in Yüzüklerin Efendisi serisinden esinlenilerek hobbit takma adı ve­rildi. Bunlar, yaklaşık 1 metre uzunluğunda, uzun kol­lara ve üzüm büyüklüğünde kemiklere sahip iskeletler­di. iki ayaklı bu türün son derece küçük beyinleri vardı (modern insanın sahip olduğunun üçte biri büyüklü­ğünde, ya da bir şempanzenin beyninden biraz daha kü­çük). Bu insanlar karmaşık aletler yapıyor, cüce filleri avlıyor ve o bölgeyi kolonileştiren modern insanlarla aynı zamanda yaşıyorlardı. Araştırmacılar Flores Ada­lıların modern insanın cüceleri olmadıkları, fakat modern insanlar tarafından yaklaşık 30 000 yıl önce yok edilen Avrupalı Neandertalların doğu bağıntıları olan Homo erectus’un küçültülmüş formu oldukları sonucuna vardılar. Homo erectus türü de modern insanlar böl­gelerine gelmeden hemen önce kayıtlardan silinmişti.
    ···
   tümünü göster