1. 1.
    +4 -4
    onurumuz
    ···
  1. 2.
    +8 -13
    hezimettir
    ···
  2. 3.
    0
    uplayın beyler
    ···
  3. 4.
    +1
    lozan kaldırımların ıssız annesi, lozan içinde heyelan'fır.
    ···
  4. 5.
    +2 -1
    Lozan Antlaşması, 24 Temmuz 1923 tarihinde isviçre’nin Lausanne (Lozan) şehrinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi temsilcileriyle ingiltere, Fransa, italya, Japonya, Yunanistan, Romanya, Bulgaristan, Portekiz, Belçika, S.S.C.B ve Yugoslavya temsilcileri tarafından, Lozan Üniversitesi salonunda imzalanmış barış antlaşmasıdır. Lozan Antlaşması nin yazılması için düzenlenen Lozan Barış Konferansı 8 ay sürmüş ve Türk tarafının kayıtsız şartsız bağımsızlık talebi nedeniyle çetin geçmiştir. Görüşmelerde Türkiye'yi temsil eden ismet Paşa başkanlığındaki Lozan Barış Konferansı üyelerinin rolü büyüktür. I. Dünya Savaşı sonrasında itilaf devletlerince Osmanlı Devleti’ne imzalatılan Sevr Antlaşmaıması neredeyse devleti haritadan silmiş ve egemenliğini ciddi biçimde sınırlayan hükümlere yer vermiştir. Atatürk önderliğinde Milli Mücadele'ye başlayan Türk ulusu savaş meydanlarında büyük zaferler kazanmış ve Lozan Antlaşması ile siyasi ve hukuki alanda tescil etmiştir.
    ···
  5. 6.
    +1 -1
    Lozan sevrin zaferi milli mücadelenin lekesidir. Misaki Milli'nin reddi kan akitilan toprağın mürekkeple teslimidir.
    ···
  6. 7.
    +1
    Zaferdir...
    ···
  7. 8.
    +4
    Şerefsiz insanların imzaladığı sevre rağmen bağımsızlığın sembolüdür lozan. Bugünlerde çıkıpta lozan hezimettir diyen adamda başcahildir.
    ···
  8. 9.
    -1
    Hem zafer hem de hezimet
    ···
  9. 10.
    +3 -1
    lozan izmir fuar'ının kapısıdır, türkiye cumhuriyeti'nin tapusu falan değildir
    ···
  10. 11.
    0
    Tarafların altına imza koyduğu uluslar arası bir anlaşmada gizli madde olduğuna inanların olduğu ilginç bir anlaşmadır aynı zamanda.
    https://www.youtube.com/w...TwXnVak&v=LrEO1BcdBPY
    ···
  11. 12.
    0
    Kapı falan yok lan hep açık. Kapı olmak kapanabilmektir de.
    Menteşe yok , lozan yalan!
    ···
  12. 13.
    +2
    lozan hezimet imiş..
    adım adım madde madde anlatacağım*

    MONDROS ATEŞKES ANTLAŞMASINDAN SONRA TÜRKiYEYE YAPILAN DÖRT BARIŞ TEKLiFi ARASINDA BiR KARŞILAŞTIRMA



    sevres - mart 1921, mart 1922, lozan barış antlaşmalarının kıyaslaması

    1- Sınırlar:(#201221626)
    2-Kürdistan:(#201221646)
    3-iktisadi Nüfuz Bölgeleri:(#201221733)
    4-istanbul:(#201221757)
    5-Vatandaşlık:(#201221800)
    6-Adli Kapitülasyonlar:(#201221819)
    7-Azınlıkların Korunması:(#201221872)
    8-Askerlikle ilgili Hükümler:(#201222008)
    9-Ceza:(#201222136)
    10-Mali Hükümler:(#201222176)
    11-iktisadi Hükümler:(#201222199)
    12-Boğazlar Komisyonu:(#201222240)
    Son Söz: (#201222277)
    ···
    1. 1.
      0

      1. SINIRLAR


      a ) trakya sınırı :
      Sévresde: Çatalca hattından biraz ileride bulunan Podima - Kalikratya hattı.
      Mart 1921 teklifinde : Söz konusu edilmemiştir.
      Mart 1922 teklifinde : Tekirdağ bize, Babaeski Kırkkilise ve Edirne Yunanlılara kalacak şekilde bir hat.
      Lozanda : Karaağaç'da bizde olmak üzere Meriç hattı.

      b ) izmir bölgesi :
      Sévres taslağında : Bu bölge, Türk hakimiyetinde kalacak, fakat Türkiye, bu hakimiyetini kullanma hakkını Yunanistan'a devredecek. Türk hakimiyetinin belirtisi oiarak, izmir şehrinin dış istihkamlarından birinde Türk bayrağı bulunacak. Bir bölge meclisi toplanacak ve beş yıl sonra bu meclis, bu bölgenin sürekli olarak Yunanistan'a katılmasına karar verebilecek.

      Mart 1921 teklifinde : izmir şehri Türk hakimiyetinde kalacak, izmir şehrinde bir Yunan kuvveti bulunacak ve izmir bölgesinin geri kalan yerlerinde, çeşitli unsurların nüfus oranlarına göre oluşturulacak bir jandarma birliği görev alacak ve buna itilaf Devletleri'nin subayları komuta edecek.
      Yönetim işlerinde de yine aynı nüfus oranı göz önünde bulundurulacak, bölgenin Milletler Cemiyeti'nce tayin edilecek bir Hristiyan valisi olacak, bunun yanında seçim yoluyla kurulmuş bir meclis ile bir danışma kurulu bulunacak. Valilikçe, Türkiye'ye gelir artışına göre ayarlanacak bir vergi konacak; bu anlaşma beş yıl süre ile geçerli olup iki taraftan birinin isteği üzerine Milletler Cemiyeti'nce değişikliğe uğratılabilecek.

      Mart l922 teklifinde : Bütün Anadolu ve dolayısıyla izmir de bize geri verilecek yolunda aldatıcı bir vaat. izmir Rumları'nın yönetime adaletli bir şekilde katılmasını sağlamak için ve aynı hakkın Yunanistan'da kalacak Edirne Türklerine de verilmesi şartıyla bir usul tespiti konusunda Ytilâf Devletleri, Türkiye ve Yunanistan ile anlaşacaklardır.
      Lozanda: Elbette bu gibi meseleler söz konusu bile edilmemiştir.

      c) suriye sınırı :
      Sévresde : Akdeniz kıyısında aşağı yukarı Karataş burnundan başlayarak Osmaniye, Bahçe, Gaziantep, Birecik, Urfa, Mardin ve Nusaybin'i epey güneyde ve Suriye topraklarında bırakan bir sınır.

      Mart 1921de : Aşağı yukarı şimdiki sınır olmak üzere Fransızlarla ayrıca bir anlaşma imzalanmıştır.

      Lozanda : 20 Ekim 1921 tarihli Ankara Anlaşması'ndaki sınır olduğu gibi bırakılmıştır.

      d) irak sınırı :
      Sévresde : imadiye bizde kalmak şartıyla, Musul ilinin kuzey sınırı.
      Mart 1921 teklifinde : Söz konusu edilmemiştir.
      Mart 1922 teklifinde : Söz konusu edilmemiştir.
      Lozanda : çözümü daha sonraya bırakılmıştır.

      e) kafkas sınırı:
      Sévresde : Türk - Ermeni sınırının tayini Amerika Cumhurbaşkanı Wilson 'a bırakılmıştır. Wilson, sınır olarak Karadeniz kıyısında Giresun'un doğusundan başlayan, Erzincan'ın batı ve güneyinden, Elmalı, Bitlis ve Van Gölünün güneyinden geçen ve birçok noktada Birinci Dünya Savaşı'ndaki Türk - Rus Cephesini izleyen bir hattı göstermiştir.

      Mart 1921 teklifinde : Milletler Cemiyeti bir Ermeni yurdu kurulması için doğu illerinden Ermenistan'a bırakılacak toprakların tespiti için bir komisyon kuracak, Türkiye bu komisyonun kararını kabul edecek.

      Lozanda : Bu konu ortadan kaldırılmıştır.

      f ) boğazlar bölgesi :
      Sévresde : Rumeli'nin Türkiye'de kalan bütün parçaları.
      Anadolu'nun Adalar Denizi üzerinde aşağı yukarı izmir bölgesinin sınırından başlayarak Manyas Gölünün güneyine, Bursa'nın ve iznik'in biraz kuzeyinden ve Sapanca Gölünün batı ucundan Ahabadr deresinin göle döküşdüğü yere kadar uzanan bir hatla sınırlandırılmış bölge. Bu bölgelerde asker bulundurmak ve askerî harekatta bulunmak hakkı yalnız itilaf Devletleri'ne aittir. Bu bölgedeki Türk jandarması da itilaf Devletleri'nin komutası altında olacaktır. itilaf Devletleri, bu bölge içinde, askerî maksatlarla kullanılabilecek yol ve demiryolu yapımını yasaklayabileceği gibi, yapılmış olan yollardan bu gayeyle kullanılacak olanları da tahrip ettirebilecektir.

      Mart l921 teklifinde : Çanakkale güneyinde Bozcaada karşısınndan Karabiga'ya çekilen hattın kuzeyi ile Boğaziçi'nin her iki yakasında - 25 kilometrelik bir bölge.
      Çanakkale boğazına hakim olan her iki tarafındaki adalar . itilaf Devletleri yalnız Yunanistan'a kalacak olan Gelibolu ve bize kalacak olan Çanakkale'de asker bulunduracak böylece, istanbul'u ve izmit yarımadasını boşaItacak, Türkiye'nin istanbul'da asker bulundurmasına ve Anadolu'dan Rumeli'ye ve Rumeli'den Anadolu'ya asker geçirmesine izin verecektir.

      Mart 1922 teklifinde: Çanakkale'nin güneyinde Erdek yarımadası dışarda kalmak üzere Çanakkale sancağı. Boğaziçinin güneyinde o zaman tarafsız sayılan bölge, yani aşağı yukarı izmit yarımadası askersiz bölge olacaktır. Bizde itilaf Devletleri'nin işgal kuvvetleri kalmayacaktır.

      Lozanda : Gelibolu yarımadası ile Kumbağı, Baklaburnu hattının güney - doğusu, Çanakkale bölgesinde kıyıdan yirmi kilometrelik bir yer ve Boğaziçi'nin iki yakasında kıyıdan on beş kilometrelik birer bölge ve Marmara da da imralı dışındaki adalarla imroz ve Bozcaada askerden arınmış bir duruma getirilecektir. Hiç bir yerde itilaf Devletleri'nin işgal kuvvetleri kalmayacaktır.
      Tümünü Göster
      ···
    2. 2.
      0

      2. KÜRDiSTAN


      Sévresde : Fırat'ın doğusunda ve Ermenistan, Irak ve Suriye arasında kalan bölge için itilaf Dcvletleri temsilcilerinden kurulacak bir komisyon özerk bir yönetim şekli hazırlayacaktır.
      Antlaşmanın imzalanmasından bir yıl sonra bu bölgenin Kürt halkı Milletler Cemiyeti Meclisi'ne başvurarak Kürtlerin çoğunluğunun Türkiye'den ayrı bağımsız bir devlet kurmak istediklerini ispat ederse ve MecIis de bunu kabul ederse, Türkiye bu bölgedeki her türlü haklarından vazgeçecektir.

      Mart l92l teklifinde : itilaf Devletleri, şimdiki durumu gözönünde bu konuda Sévres taslağında değişiklik yapılmasını dikkate alma eğilimindedir. Şu şartla ki, özerk yönetilen bölgelerle Kürt ve Asuri - Geldani çıkarlarının yeterince korunması için tarafımızdan kolaylıklar gösterilsin.

      Mart l922 teklifinde : Söz konusu edilmemiştir.

      Lozanda : Elbette söz konusu ettirilmemiştir.
      ···
    3. 3.
      0

      3. iKTiSADi NÜFUZ BÖLGELERi


      Sévres Antlaşmasından sonra itilaf Devletlerinin aralarında imza ettikleri üçlü anlaşmaya göre:
      a) fransız nüfuz bölgesi: Suriye sınırıyla aşağı yukarı Adana ilinin batı ve kuzey sınırı, Kayseri ilie Sivas'ın kuzeyinden geçen Muş'u dışarıda bırakarak bu kasabaya yaklaştıktan sonra Cizre'ye giden bir hattın içinde kalan bölge.
      b) italyan nüfuz bölgesi: izmit yarımadasından çıktıktan sonra Afyonkarasihar'a kadar Anadolu demiryolu hattı ve oradan Kayseri yakınlarında Erciyas dağı yöresine kadar giden hatla izmir bölgesi, Adalar Denizi, Akdeniz ve Fransız bölgesi arasında kalan bölge.

      Mart l92lde : Bekir Sami Bey ile Fransız ve italyan Dışişleri Bakanları arasında imza olunup hükumetçe reddedilen anlaşmalara göre:
      a) fransız nüfuz bölgesi: O sırada Fransız işgali altında bulunan yerlerle Sivas, Elazığ ve Diyarbakır illeri.
      b) italyan nüfuz bölgesi: Antalya, Burdur, Muğla, Isparta sancaklarıyla Afyonkarahisar, Kütahya, Aydın ve Konya sancaklarının daha sonra tayin edilecek kısımları.

      Mart 1922 teklifinde: Söz konusu edilmemiştir.

      Lozanda : Söz konusu edilmemiştir.
      ···
    4. 4.
      0

      4.iSTANBUL


      Sévresde : AntlaŞma samimiyetle uygulanmadIĞI takdirde istanbul da bizden alınacaktır.

      Mart 1921 teklifinde : Bu tehdidin kalkacağı, Türkiye'nin istanbul'da asker bulundurabileceği ve Boğaziçi'nin çevresindeki askerden arınmış bölgeden askerî kuvvet geçirilmesine izin verileceği belirtilmiştir.

      Mart 1922 teklifinde : istanbul'dan çıkarılacağımız tehdidinin kaldırılacağı ve istanbul'da bulundurulabilecek Türk kuvvetinin arttırılacağı vaad edilmektedir.

      Lozanda : Söz konusu olmamıştır.
      ···
    5. 5.
      0

      5. VATANDAŞLIK


      Sévresde : Gerek Yunanistan da dahil olmak Üzere itilaf Devletleri'nden gerek yeni kurulan devletlerden birinin (Ermenistan v.b.) vatandaşlığına girmek isteyen Türk uyruklulardan hiç kimseye Türk Hükümeti'nce engel olunmayacak ve bunların yeni vatandaşlığı kabul edilecektir.

      Mart 1921 teklifinde : Söz konusu edilmemiştir.

      Mart 1922 teklifinde : Söz konusu edilmemiiştir.

      Lozan Antlaşmasında : Söz konusu edilmemiştir.
      Ancak, görüşmeler sırasında, itilaf Devletleri, bir kimsenin vatandaşlığını tayin hususunda, Türkiye'deki yabancı elçilik ve konsoloslukların verecekleri belgelerin yeterli sayılmasını istemişlerdi. Bu teklif, Sévres taslağının yukarıda söz konusu olan 128' inci maddesinin yeni bir şekliydi. Hiç şüphe yok ki tarafımızdan reddedilmiştir.
      ···
    6. 6.
      0

      6. ADLi KAPiTÜLASYONLAR


      Sévresde : ingiltere, Fransa, italya ve Japonya'nın temsil edildikleri dört üyeden kurulu bir komisyon, kapitülasyonlardan yararlanan diğer devletlerin uzmanlarıyla birlikte yeni bir usul düzenleyecek ve Osmanlı Hükumeti'ne danıştıktan sonra bu usulü tavsiye edebilecek.
      Osmanlı Hükumeti bu usulü kabul edeceğini şimdiden taahhüt edecek.

      Mart 1921 teklifinde : Bu komisyonda Türkiye'nin de temsil edilmesine itilaf Devletleri razı olmaktadır.

      Mart 1922 teklifinde : Aynı teklif.

      Lozanda: Kapitülasyonlarla ilgili hiçbir kayıt yoktur. kaldırılmıştır. Danışma niteliğinde olmak üzere birkaç yabancı uzmanı beş yıl için hizmetimize almayı kabul ettik.
      ···
    7. 7.
      0

      7. AZINLIKLARIN KORUNMASI


      Sévresde : 1918 Ateşkes Antlaşmalarından sonra yapılan bütün antlaşmalarda yer alan hükümlerden başka, Türkiye'ye, özellikle a'aşağıdaki hususlar kabul ettirilmek istenmiştir :
      a) yerlerinden ayrılmış olan ve türk olmayan bütün halkın eski yerlerine gönderilmesi.
      Başkanları Milletler Cemiyeti'nce tayin edilecek olan hakem komisyonları vasıtasıyla bunların haklarının geri verilmesi; bu komisyonlar istedikleri takdirde, Türk olmayan halkIn zarar görmüş mal ve mülklerinin onarımı için de ücretleri hükumetçe ödenecek işçilerin sağlanması, zorla göç ettirme ve buna benzer işlerde parmağı bulunduğu, söz konusu komisyonlar tarafından iddia edilen bütün şahısların sürgün edilmesi v.b.
      b) türk hükumeti azınlıkların parlamentoda kendi nüfusları oranında temsil edilmelerini sağlayan bir seçim kanunu tasarısını, iki yıl içinde itilaf Devletleri'ne sunacaktır.
      c) patrikhaneler ile bunlara benzer kuruluşlara tanınmış olan bütün imtiyazlar arttırılarak daha da sağlamlaştırılmakta ve bunların idare ettikleri okul, yetimhane v.b. konusunda ogüne kadar hükumetin sahip olduğu sınırlı denetleme hakkı da elinden alınmaktadır.
      d) itilaf devletleri milletler cemiyeti meclisi nin görüşünü aldıktan sonra, bu kararların uygulanmasını sağlayacak gerekli tedbirleri tespit edecektir . Türkiye, bu konuda sonradan alınacak her tedbiri kabul edeceğini şimdiden taahhüt edecektir.

      Mart 1921 teklifinde : Azınlıklar söz konusu edilmemiştir. Bu teklifte Sévres'de yapılacak değişiklikler yeraldığı için, bundan, adı geçen antlaşmanın azınlıklarla ilgili bölümünün değiştirilmeveceği sonucu çıkarılabilir.

      Mart 1922 teklifinde : Türkiye ve Yunanistan'daki azınlıklarIa ilgili bir sıra tedbirin teklif edileceği ve bunların gereğince uygulanmasını kontrol için Milletler Cemiyeti'nce komiserler tayin edileceği yazılıdır. Bu bir sıra tedbirin neler olduğu açıklanmamıştır.

      Lozanda : Misak-ı Milli'mizde kabul etmiş olduğumuz üzere ve yaInız Müslüman olmayanlar için Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra yapılan bütün milletlerarası antlaşmalarda yer alan hükumler.
      ···
    8. 8.
      0

      8. ASKERLiKLE iLGiLi HÜKÜMLER


      Sévresde :
      a) türkiye nin silahlı kuvvetleri şu sayıları aşmayacaktır.
      Saray Muhafız Birliği 700 Kişi
      Jandarma 35.000 Kişi
      Jandarmayı desteklemek üzere özel birlikler 15.000 Kişi
      Toplam 50.700 Kişi

      -Bu sayıya Harp Akademisi ve askerî okullar öğrencileri ile, depo birliklerinde ve çeşitli görevlerde çalışan er ve subaylar da dahildir.
      - Özel birliklerin 15 batarya dağ topu bulunabilecek, sahra veya ağır top olmayacaktır.
      - Memleket, çeşitli bölgelere ayrılacak ve her bölgede bir jandarma birliği (legion) bulunacaktır.
      - Jandarmanın topu ve teknik araçları bulunmayacaktır.
      - Özel birlikler, kendi bölgelerinin dışında kullanılamayacaktır.
      - Jandarma subayları arasında, sayıları 1.500'ü geçmemek üzere yabancı subaylar bulunacaktır. Her bölgedeki yabancı subaylar aynı milletten olacaktır. Özel birliklerin erleriyle, jandarmalar hep paralı olup bunlar en az iki yıl askerlik yapacak ve mecburi askerlik hizmeti kalkacaktır.
      -Her bölgedeki birliğe alınacak er ve çeşitli unsurların birlikte temsil edilmesine mümkün olduğu kadar dikkat edilecektir.
      -Deniz kuvvetlerimiz, yedi gambot ve altı torpidoyu geçmeyecek, hiçbir uçağımız ve güdümlü balonumuz olmayacaktır.
      -itilaf Devletleri'nin kara, deniz ve hava denetleme komisyonlarının memleketimiz içinde her türlü denetleme hakları olacaktır. Özellikle Kara Denetleme Komisyonu Türkiye'nin kullanabileceği polis, gümrükçü, orman korucusu v.b. görevlilerin sayısını tayin etme, artacak silah ve cephanemizi teslim alma, memleketimizi bölgelere ayırma, her bölgede bulunacak jandarma ve özel birlik sayısını tespit etme, bunların hangi işlerde ve ne şekilde çalıştırıldıklarını denetleme, yabancı subayların sayılarını ve oranlarını tayin etme ve hükümetle işbirliği yaparak yeni silahlı kuvvetlerimizi düzenleme gibi işlerle görevli olacaktır.

      Mart 1921 teklifinde :
      -Jandarma sayısı 45.000'e, özel birliklerin sayısı 30.000'e çıkarılmıştır.
      -Jandarmanın memleket içindeki dağıtım şekli, yukarıda sözü edilen itilaf Devletleri temsilcilerinden kurulu Denetleme Komisyonu ile hükümet arasında anlaşmaya varılarak tespit edilecektir.
      -Jandarma subay ve astsubay oranı arttırılacakır. Yabancı subayların sayısı azaltılacak ve bunların birliklere dağıtılması Denetleme Komisyonu ile hükumet arasındaki anlaşmaya göre kararlaştırılacaktır ( Bununla, belki de her bölgede aynı milletten yabancı subayların bulunmayacağı kastedilmiştir).

      Mart 1922 teklifinde :
      -Paralı asker usulünün devam ettirilmesi, Jandarmanın 45.000'e, özel birtiklerin 40.000' e çıkarılması.
      -Jandarmada, yabancı subaylara görev verilmesi Türkiye'ye tavsiye edilmekle birlikte, bu nokta şart olarak ileri sürülmemektedir.

      Lozanda :
      -Trakya ve Boğazlar'da askerden arınmış duruma getirilen bölgelerle ilgili sınırlandırmalar dışında hiçbir kayıt yoktur. Üstelik, Boğaziçi'nin iki yakasındaki askerden arınmış bölgede, 12.000 asker bulundurabilme hakkını elde etmişizdir.
      Tümünü Göster
      ···
    9. 9.
      0

      9. CEZA


      Sévres projesinde: Türkiye harp sırasında harp kurallarına aykırı şekilde hareket etmiş veya Türkiye içinde zulüm yapmış, zorla sürgün etme v.b. işlere karışmış olan kimseleri, istedikleri takdirde, itilaf Devletleri'ne (Yunanistan dahil) ve Türkiye'den toprak almış devletlere (Ermenistan v.b.) teslim edecektir. Bu gibi kimseler, kendilerini isteyen devletin Divan-ı Harb'i tarafından yargılanıp cezalandırılacaktır.

      Mart 1921 teklifinde : itilaf Devletleri'nin teklifinde bundan söz edilmemiştir. Ancak, Bekir Sami Bey'in, ingilizlerle imza etmiş olduğu esirlerin geri verilmesi ile ilgili sözleşmede, elimizdeki bütün ingilizleri serbest bırakarak bir kısım Türkleri suçlu sayıp ingilizlerin elinde bırakmaya razı olması, Sévres taslağında yer alan önceki hükümlerin daha hafifletilmiş şeklinden başka bir şey değildir.

      Mart 1922de : Bu konu üzerinde durulmamıştır.

      Lozanda : Bundan söz edilmemiştir.
      ···
    10. 10.
      0

      10. MALi HÜKÜMLER


      Sévresde : itilaf Devletleri, Türkiye'ye yardım olsun diye, ingiliz , Fransız ve italyan temsilcilerinden kurulu bir Maliye Komisyonu oluşturacaklar; bu komisyonda danışman olarak bir Türk komiseri bulunacaktır.
      Bu komisyonun görev ve yetkileri aşağıdaki şekilde olacaktır:
      a) Türkiye'nin gelirlerini korumak ve artırmak için her türlü tedbiri alacaktır.
      b ) Türk Meclis-i Mebusanı'na sunulacak olan bütçe, daha önce Maliye Komisyonu'na verilecek ve onun kabul ettiği şekilde Meclis'e gönderilecektir. Meclis'in yapacağı değişiklikler, ancak komisyonca uygun görülürse yürürlüğe konabilecektir.
      c) Komisyon, mali kanun ve tüzüklerin uygulanmasını, doğrudan doğruya kendisine bağlı bulunan ve üyeleri kendisinin uygun bulacağı kimselerden seçililip tayin edilecek olan Türk Maliye Teftiş Hey'eti vasıtasıyla denetleyecektir.
      d) Düyun-ı Umumiye (208) idaresi ve Osmanlı Bankası ile anlaşarak Türkiye'nin para işlerini düzenleyecek ve düzeltecektir.
      e) Türkiye'nin, Düyun-ı Umumiye'ye ayrılan gelirleri dışındaki bütün gelirleri bu Maliye Komisyonu'nun emrine verilecektir. Komisyon bunlarla :
      Önce, kendisine ve Türkiye'de kalacak olan itilaf Devletleri işgal kuvvetlerine ait giderleri karşıladıktan sonra, 30 Ekim 1918 tarihinden beri itilaf Devletleri ordularının gerek bugünkü Türkiye'de gerek Osmanlı imparatorluğu'nun başka yerlerindeki giderlerini ödeyecektir.
      ikinci olarak, Türkiye yüzünden zarar görmüş olan itilaf Devletleri uyruklularının zarar ve ziyanını ödeyecektir.
      Türkiye'nin ihtiyaçları bundan sonra dikkate alınacaktır.
      f ) Hükumetçe verilecek her bir imtiyaz için Maliye Komisyonu'nun uygun bulması şarttır.
      g) Bugün yürürlükte olan ,bazı gelirlerin doğrudan doğruya Düyun-ı Umumiye tarafından toplanması usulü, Komisyon'un onayı ile mümkün olduğu kadar genişlemesine yaygınlaştırılacak ve bütün Türkiye'ye uygulanacaktır.
      Gümrükler, Maliye Komisyonu tarafından tayin veya işten çıkarılabilecek ve kendisine karşı sorumlu olacak bir genel müdürün yönetiminde bulunacaktır.

      Mart 1921 teklifinde : Yukarıda sözü edilen Maliye Komisyonu Türk Maliye Nazırının fahri başkanlığı altında bulunacaktır. Komisyonda bir Türk temsilci bulunacak ve bunun, Türk maliyesi ile ilgili konularda oyu olacaktır. itilaf Devletleri'nin mali çıkarları ile ilgili konularda ise, Türk temsilcinin yetkisi, ancak danışma niteliğinde olacaktır.
      Türk parlamentosu, Türk Maliye Nazırı ile Maliye Komisyonu tarafından ortaklaşa hazırlanacak olan bütçede değişiklik yapma yetkisini taşıyacaktır. Fakat bu değişiklik bütçenin denkliğini bozacak şekilde ise, bütçe onaylanmak üzere yeniden Maliye Komisyonu'na gönderilecektir.
      Türk hükümeti, imtiyazlar verme hakkını yine elde edecektir. Ancak, Türk Maliye Nazırı bu konudaki sözleşmelerin, Türk hazinesinin çıkarlarına uygun olup olmadığını, Maliye Komisyonu ile birlikte inceleyecektir ve bu konuda ortaklaşa bir karar alacaktır.

      Mart 1922 teklifinde : Maliye Komisyonu kurulmasından vazgeçilmektedir. Fakat, itilaf Devletleri'ne olan savaştan önceki borçların ve aşırı olmayan bir tazminatın ödenmesi konusundaki gerekli denetlemenin Türk hakimiyeti ilkesi ile bağdaştırılmasına çalışılacaktır.
      Savaştan önceki Düyun-ı Umumiye komisyonu olduğu gibi bırakılacak, yukarıda belirtilen iş için itilaf Devletleri'nce bir tasfiye komisyonu kurulacaktır.

      Lozanda : Bu gibi bağlayıcı hükümlerin hepsi kaldırılmıştır.
      Tümünü Göster
      ···
    11. 11.
      0

      11. iKTiSADi HÜKÜMLER


      Sévresde : Kapitülasyonlardan yararlanma hakkı savaştan önce bunlardan yararlanan itilaf Devletleri uyruklularına geri verilecek; bu hak, bunlardan daha önce yararlanmamış olan Yunanistan, Ermenistan v.b. devletler uyruklarına da tanınacaktır.
      (Bu haklar arasında, birçok vergiden muaf olma hakkının bulunuşu ve vatandaşlık bölümünde görüldüğü üzere, her Türk vatandaşının, itilaf Devletleri'nden birinin vatandaşlığına girmesine engel olma hakkının bizden alındığı hesaba katılırsa, bu hükmün genişIiği daha iyi anlaşılır).
      Gümrük tarifeleri için 1907 tarifesi ( % 8 ) yeniden yürürlüğe konulmaktadır.
      Türkiye, itilaf Devletleri gemilerine en azından Türk gemilerine verdiği hakkı tanıyacakt yacaktır.
      Yabancı postalar yeniden kurulacaktır.

      Mart 1921 teklifinde: Bazı şartlara bağlı olarak yalnız yabancı postaların kaldırılmasının düşünüleceği söylendiğine göre, diğer hükümler olduğu gibi bırakılmaktadır.

      Mart 1922 teklifinde : ingiliz, Fransız, italyan, Japon ve Türk temsilcilerinden ve kapitülasyonlardan yararlanan öteki devletlerin uzmanlarından oluşan bir komisyon, barışın yürürlüğe girmesinden sonra geçecek üç ay içinde, istanbul'da toplanıp kapitülasyon sisteminin değiştirilmesiyle ilgili teklifler hazırlayacaktır.
      Bu teklifler, mali konularda, yabancı uyrukluların Türklerle eşit vergi vermesini sağlayacaktır. Bu tekliflerde, gümrük vergisinde gerekli görülecek değişikliklerin yapılmasına da yer verilecektir.

      Lozanda : Kapitülasyonların her türlüsü kökünden ve ebedi olarak kaldırılmıştır.
      ···
    12. 12.
      0

      12. BOĞAZLAR KOMiSYONU


      Sévresde : Kendine has bayrağı, bütçesi ve polis kuvveti bulunacak olan bu komisyon, gemilerin boğazlardan geçmesi, fenerler, kılavuzluk v.b. işlerle uğraşacak ve daha önce Yüksek Sağlık Kurulu'nun yaptığı görevlerle, kurtarma işleri artık bir komisyonun gözetimi altında ve onun vereceği talimat çerçevesinde yerine getirilecek ve komisyon, Boğazlar'ın serbestliğini tehlikede sayınca itilaf Devletleri'ne başvurabilecektir.
      Komisyonda Amerika , ingiltere, Fransa, italya, Japonya ve Rusya'nın temsilcileri ikişer oya sahip olacaklardır.
      Amerika istediği zaman, Rusya da Milletler Cemiyeti'ne girdiği andan başlayarak bu komisyona katılabileceklerdir.
      Komisyon üyeleri, diplomatik dokunulmazlıktan yararlanacaklardır. Komisyona sırayla ve ikişer yıl süreyle, ikişer oya sahip devletlerin temsilcileri başkanlık edecektir.

      Mart 1921 teklifinde : Türk temsilcisi de iki oya sahip olacak ve Boğazlar Komisyonu'na başkanlık edecektir.

      Mart 1922 teklifinde : Aynı şekilde, Türk temsilcisi komisyona başkanlık edecektir. Boğazlarla ilgili bütün devletler komisyonda temsil edilecektir.

      Lozanda : Komisyonun başkanlığı bize verilmiştir. Komisyonun görevi, gemilerin Boğazlar'dan geçişinin Boğazlar Sözleşmesi hükümlerine uygunluğunu sağlamaktan ibarettir. Komisyon her yıl Milletler Cemiyeti'ne rapor verecektir.
      Yine bu anlaşmayla, istanbul'daki Milletlerarası Sağlık Kurulu kaldırılarak, sağlık işleri Türk hükumetine bırakılmıştır.
      ···
    13. 13.
      0
      "Saygıdeğer Efendiler, Lozan Barış Antlaşmasındaki hükümleri öteki barış teklifleriyle daha fazla karşılaştırmanın yersiz olduğu düşüncesindeyim. Bu antlaşma, Türk milletine karşı, yıllardan beri hazırlanmış ve Sévres Antlaşması ile tamamlandığı sanılmış büyük bir suikastin sonuçsuz kaldığını bildirir bir belgedir. Osmanlı tarihinde benzeri görülmemiş bir siyasi zafer eseridir!"
      -Mustafa Kemal Paşa
      ···
    14. diğerleri 11