/i/Ben

Discord Sunucumuz Açıldı!
discord.gg/incisozluk
  1. 51.
    0
    Ata mı tapıyonuz siz şimdi çünkü kemalistler kemale taparken sizinde ata tapmanız gerek aq
    ···
  2. 52.
    0
    Allah yoksa Allah diyen battaniye niye var? Açıkla.. Allah olmasa battaniye "Allah" diyebilir mi? Açıkla lan bin.
    ···
  3. 53.
    0
    Cevap ver oç ateizim bi din değil siz bunu onaylıyonuz o zaman sorduğumda seni kim yararttı diye neden tabiat ağaç dünya diyosun dıbına kodum demekki onu ilahlaştırıyosun ona inanınca bir dinin oluyor cevap ver malmısınız amk
    ···
  4. 54.
    0
    Allahın var olmadığı gibi saçma bi görüşe nasıl kapıldın amın feryadı?
    ···
    1. 1.
      0
      Bana yanlış uydurma şeyler saçma geliyor birader kaç tane peygamber kaç tane kitap var ortada hepsi mi insanlar tarafından yazılmış amk mal mal hareketler bunlar
      ···
  5. 55.
    0
    Küçükken bir dönem öyle olur. Büyüyünce doğru yolu bulursun
    ···
  6. 56.
    0
    Allah olmasaydı ateist olabilirmiydin bin??
    ···
  7. 57.
    0
    Sana şöyle bir örnek vereyim ateyiz kardeş; insan vücudu çok karmaşık bir organızmadır değil mi? Bildigin gibi. Damarlar , kalp , ciger, beyin,vs vs elementler .. daha bunun gibi bir sürü mekanizmadan meydana gelir.Şimdi ben sana diyorum ki : Al kardeşim bunların hepsini hepsi senin bana nefes alan yiyen içen bir insan yap, ama hiç bir sorun olmasın , sapasağlam olsun. Konussun , düşünsün, üzülsün, ağlasın , herşeyi yapsın.Sen bunları alıp bir torbaya atıyosun karıştırıyosun karıştırıyosun ve döküyosun yere, bir insan çıkar mı tesadüfen? Yada torbaya koymadan yap, yapabilir misin? Milyonlarca damar tesadüfen doğru biçimde bağlanmış olabilir mi?Eger bunlara inanmayıp herşeye tesadüf diyebiliyosan, bunları yapan bir Allahın varlığına inanmıyosan sen yoluna git ben yoluma
    ···
    1. 1.
      0
      Aptallığın bir sınırı yok heralde. Her gün daha aptal insanlar görüyorum çünkü. Bak güzel kardeşim kimse sana demiyor ki elementleri koy hoppa insan olsun birdenbire. Evrim deneme yanılmaya dayalı bir süreçtir. ilk canlının oluşumundan itibaren canlılar seçilime uğrar. Güçlü olan ayakta kalır ve genlerini aktarır. Dolayısıyla güçsüz gen seçilir ve yok olmuş olur. Canlıların %100 aynı genlere sahip olmama nedeni de mutasyon adı verilen gen bozukluklarıdır. Kimi bozukluklar direkt ölüme yol açarken kimisi de değişime yol açar. Tek hücreli ilk canlıdan sonra hücrelerde gruplaşmalar başladı. Çünkü grup olan tek hücreliler hayatta kalmak konusunda daha iyiydi. Zamanla bu gruplar önce basit çok hücrelilere sonra bizim gibi karmaşık çok hücrelilere dönüştü. Çok çok daha uzun açıklamasını biyoloji ya da tıp okuyan birine sorabilirsin. Anlattıklarımın hepsi kanıtlı ve ispatlıdır.
      ···
    2. 2.
      0
      Aptal görmek istiyorsan senin gibi kafirlere bakman yeter güzel kardeşim.Bir kalem düşün o zaman , önünde bir kalem var . Sana diyorum ki bu kendi kendine oldu yada bu başta kalemtırastı mutasyon geçirdi kalem oldu. inanır mısın? inanmassın demi? Peki bu kainat bu denge nasıl kendi kendine olabilir , yada mutasyon vs olabilir? Doğa ananmi veriyi sana bunları? Sen Allaha inanmak istemiyosun , sen bilirsin . son nefesini verip gözündeki perde kalktığında aptal olduğunu bi kez daha anlayacaksın. simdi gibtirgit benim sinirim bozma .
      ···
  8. 58.
    0
    Ateyiz insan hani diyosunya Yıldırım düştü ilk canlı olan tek hücreli zimbirti oluştu oradanda kademeli olarak insan ve evrendeki düzen oluştu diye şimdi bunu sana öğreten ve söyleyen kim bilim peki bunu ortaya atan kim darvin tabikide kac yıl önce söylemiş ve bilimin geldiği nokta belli ve suan bu kadar gelişmiş bilim diyoki evrim diye bişey yoktur diyo dünyadaki canlılar bir anda ortaya çıktı diyo bunu şuanki bilim diyo sizin bilimden öğrenip savundugunuz evrimi yine aynı bilim yalanliyo bunu araştırabilirsin ve evrimin şuanki en büyük savunucusu ingiltirede bi öğretim görevlisi vardı adını unuttum adam açıklama yaptı yıllarca savundugum evrim yalan oldu diye bu bahsettigim adam şu yüzyılda evrimi en çok savunan adamdı ve kanıtlarından biri de ne biliyomusun evrim diyoki her canlı biseyden türeyerek oluştu ve belli bi zamani vardı 2 milyon yil once mi ne diyorlardı bi fosil cikartildi 20 milyon yıl öncesinin fosili ve ne garipki bugünkü canliyla bire bir ayni ve hic bi değişiklik yok diger 10 milyon yıl öncesindeki başka hayvan fosillerindede bu geçerli hepsi bugunkuyle bire bir ayni peki simdi soruyorum nerde bu evrim yoksa bu canlılar evrimi unutup degismedilermi yada şu anda savundugunuz evrimin bile yalanladığı halde daha neyi savunuyosunuz siz ? (Dediklerime kanıt arayanlar arastirabilir en ünlü bilim makalelerinde yazan şeyleri paylaştım karşınıza cikacaktir)
    ···
    1. 1.
      0
      Demin bir önceki yoruma aptal yazmıştım baktım daha aptalı da burda varmış. Bilim evrimi reddetmeyi bırak her türlü açıklamayı evrim üzerine kuruyor. Koskoca biyoloji bilimi evrime dayalı. Genelde nerde darwin'in ismi geçse ordan bağnazlık akıyor zaten. Adam yıllar önce çıkarımlarda bulunmuş, bulunduğu döneme göre güzel açıklamalarda bulunmuş fakat şuan evrim biliminin ulaştığı düzey darwin'in hayal bile edemeyeceği boyutta. Darwin sadece bir kıvılcım attı ortaya.

      Velhasılı kelam verdiğin argüman da tam billy shawn yazıları düzeyinde. Aklı olan insan zaten anlar da dur açıklayayım. Evrim canlıların hepsi evrimleşsin süper yetenekler kazansın diye uğraşan bir hayali kahraman değil. Evrim doğal bir süreç, insan zeka kazandıysa hayatta kalmak için kazandı. Yine maymun bizden çevik ise hayatta kalabilmek için özel olarak seçildiği için böyle. Sen çevik olmasan da olur seni koruyan bir zekan yada sosyal çevren var zira. O kaçamazsa ölür. Gelelim senin dediğin noktaya, bazı canlılar evrimleşmez çünkü doğal çevreye uyumludur ve evrimleşmek için gerekli bir sebep yoktur.
      ···
    2. 2.
      0
      Bekle gibtim söylediğini yalatacam sana evrime dayalı bilim ne demiş kendi gozlerinle okuyacan hemde evrimin babası olan bilim adamlarinin dediklerini okutucam sana zaten böyle bi cevap vereceğini biliyodum
      ···
    3. 3.
      0
      insana ait kalıntıların en eskisi, ünlü fosil bilimci Mary Leakey tarafından 1977 yılında Tanzanya'nın Laetoli bölgesinde bulunmuş "ayak izleri" dir. Bu kalıntılar bilim dünyasında büyük yankı uyandırmıştı. Yapılan çalışmalar bu ayak izlerinin, 3.6 milyon yıllık bir tabakada yer aldığını gösteriyordu. izleri inceleyen Russell Tuttle şunları yazmıştı:

      Bu izler, çıplak ayaklı bir Homo sapiens (insan) tarafından bırakılmış olmalıdır. Yapılan tüm morfolojik incelemeler, bu izleri bırakan canlının ayağının, modern insanlarınkilerden farklı olmadığını göstermektedir.

      Yapılan araştırmalarla, ayak izlerinin sahipleri de tanımlanabildi. 10 yaşında modern bir insanın 20 tane ve daha küçük bir insanın 27 tane fosilleşmiş ayak izi mevcuttu. Mary Leakey'in bulduğu izleri inceleyen Don Johanson ve Tim White gibi ünlü paleoantropologlar da bu sonucu teyidettiler. White bu fikrini şu sözlerle açıklıyordu:

      Hiç kuşkunuz olmasın… Bunlar günümüz insanının ayak izlerinden tamamen farksız. Eğer bu izler bugün bir California plajında olsalardı ve bir çocuğa bunların ne olduğu sorulsaydı, hiç tereddüt etmeden burada bir insanın yürüdüğünü söylerdi. Bunları, kumsalda yer alan diğer yüzlerce insan ayak izinden ayırt edemezdi. Dahası siz de ayırt edemezdiniz
      Söz konusu ayak izleri evrimci bilim adamları arasında önemli bir tartışmayı başlattı. Çünkü bu izlerin bir insana ait olduğunu kabul etmeleri, maymundan insana doğru çizdikleri hayali sıralamalarının artık savunulamaz hale gelmesi anldıbına gelecekti. Ancak bu noktada dogmatik evrimci mantık bir kez daha kendini gösterdi. Evrimci bilim adamlarının birçoğu bir kere daha ön yargıları uğruna bilimden vazgeçtiler. Laetoli'de bulunan izlerin maymunumsu bir canlıya ait olması gerektiğini iddia ettiler. Bu iddiayı savunmaya çalışan evrimcilerden biri olan Russell Tuttle şunları yazıyordu:

      Sonuçta, Laetoli bölgesindeki 3.6 milyon yıllık ayak izleri bugünkü günümüz insan ayak izlerine çok benzemektedir. Bulgu, bu izleri bırakan canlıların bizden daha kötü ya da farklı yürüyen bir canlı olduğunu göstermemektedir. Eğer bu izler bu kadar eski olmasalardı, bunların da bizim gibi bir homo (insan) tarafından bırakıldıklarını hiç tartışmasız kabul edebilirdik... Ama yaş sorunu nedeniyle, bu izlerin Lucy fosili ile aynı türe, yani Australopithecus Afarensis (Evrimcilerin yarı insan-yarı maymun olarak göstermeye çalıştıkları, gerçekte soyu tükenmiş bir maymun türü) türüne ait bir canlı tarafından bırakıldığı varsayımını kabul etmek durumundayız.

      insanla ilgili en eski kalıntılardan biri de Louis Leakey tarafından 1970'lerin başında Olduvai George bölgesinde bulunan taş bir kulübenin kalıntılarıdır. Kulübenin kalıntıları 1.7 milyon yıllık bir katmanda bulunmaktaydı. Afrika'nın bazı bölgelerinde benzerleri bugün de kullanılan bu tarz yapıların sadece Homo sapiens, yani günümüz insanı tarafından yapılmış olabileceği bilinmektedir. <strong>Kalıntının önemi, insanın, evrimciler tarafından atası olarak gösterilen sözde maymunumsularla aynı tarihte yaşadığını ortaya koymasıdır.

      Etiyopya'nın Hadar bölgesinde bulunan 2.3 milyon yıllık modern insan çenesi de yine modern insanın yeryüzünde evrimcilerin öngördüğü tarihten çok daha önce var olduğunu göstermesi bakımından önemlidir.
      insanla ilgili bulunan en eski ve en ekgibsiz fosillerden biri de KNM-WT 15000 veya diğer adıyla "Turkana Çocuğu" iskeletidir. 1.6 milyon yıllık bu fosili evrimci Donald Johanson şöyle tarif eder:

      Uzun ve zayıftı. Vücut şekli ve uzuvlarının oranları bugünkü Ekvator Afrikalıları'nınkiyle aynıydı. Uzuvlarının ölçüleri, bugün yetişkin beyaz Kuzey Amerikalılarla tamamen uyuşuyordu.

      Yapılan araştırmalar fosilin 12 yaşında bir çocuğa ait olduğunu ve büyüyebilmiş olsaydı 1.83 m. boyuna ulaşabileceğini göstermiştir. ABD'li paleoantropolog Alan Parker "sıradan bir patoloğun bu çocuğun iskeletiyle, günümüz insanına ait bir iskeleti birbirinden ayırmasının çok güç olduğunu" söyler.
      insanla ilgili bulunan kalıntılardan en çok yankı getirenlerden biri de 1995 yılında ispanya'da bulunan bir fosildi. ispanya'nın Atapuerca bölgesindeki Gran Dolina mağarasında yapılan araştırmalarda ortaya çıkarılan 800 bin yıllık fosil 11 yaşında bir insana aitti ve onu bulan araştırmacıları şaşırtmıştı. Madrid Üniversitesi'nden üç ispanyol paleoantropologdan oluşan araştırma ekibinin başı Arsuaga Ferreras şunları söylüyordu:
      Büyük, geniş, şişkin, yani anlayacağınız ilkel bir şeyle karşılaşmayı umuyorduk. 800.000 yıl yaşındaki bir çocuktan beklentimiz, Turkana Çocuğu gibi bir şey olmasıydı. Ama bizim bulduğumuz bütünüyle modern bir yüzdü… Bunlar sizi sarsan türden şeyler: <strong>Fosil bulmak değil, tamam fosil bulmak da beklenmedik ve güzel bir olay. Fakat en etkileyici olanı bugüne ait olduğunu düşündüğünüz bir şeyi geçmişte bulmanız. Bu bir anlamda, Gran Dolina'da kasetçalar bulmak gibi bir şey. Böyle bir şey çok şaşırtıcı olurdu elbette. Alt Pleistosen tabakalarında teypler, kasetler bulmayı beklemiyoruz, ancak 800 bin yıllık "modern" bir yüz bulmak da bunun gibi bir şey. Onu gördüğümüzde çok şaşırmıştık
      Görüldüğü gibi fosil bulguları, "insanın evrimi" iddiasını yalanlamaktadır. Bu iddia bazı evrimciler tarafından topluma sanki ispatlanmış bir gerçek gibi sunulur, oysa ortada sadece hayali teoriler vardır. Nitekim evrimci bilim adamları da bu gerçeği kabul etmekte ve "insanın evrimi" iddiasının bilimsel delillerden yoksun olduğunu itiraf etmektedirler.

      Örneğin evrimci paleontologlar Villie, Solomon ve Davis, "biz insanlar fosil kayıtlarında aniden beliriyoruz"diyerek, insanın yeryüzünde aniden, yani hiçbir evrimsel atası olmadan ortaya çıktığını kabul etmektedirler.

      Collard ve Wood ise 2000 yılında kaleme aldıkları bir makalede "insan evrimi hakkındaki mevcut filogenetik (evrimsel) hipotezler hiç güvenilir değil" demek zorunda kalmışlardır.
      Elde edilen her yeni fosil bulgusu bazı gazetelerde "Evrimin Kayıp Halkası Bulundu" gibi uydurma başlıklarla aktarılsa dahi evrimcileri daha da fazla çıkmaza sokmaktadır. 2001 yılında bulunan ve Kenyanthropus platyops adı verilen kafatası fosili bunun son örneğidir. George Washington Üniversitesi Antropoloji bölümünden evrimci paleontolog Daniel E. Lieberman, Nature dergisinde yazdığı makalesinde, Kenyanthropus platyops hakkında şu yorumu yapmıştır:
      "insanın evrim tarihi çok karmaşıktır ve çözümlenmemiştir. Şimdi 3.5 milyon yıllık başka bir türün bulunması ile durum daha da karışacak gibi görünüyor... Kenyanthropus platyops'un yapısı genel olarak insanın evrimi ve türlerin davranışı konuları hakkında birçok soruyu beraberinde getiriyor. Örneğin neden alışılmışın dışında olarak, küçük bir çene dişine ve öne doğru kavisli çene kemiği olan büyük düz bir yüze aynı anda sahip? Büyük yüzü ve benzer şekilde yerleştirilmiş çene kemiği olan tüm diğer insanımsı türlerin büyük bir dişi var. K. Platyops'in önümüzdeki birkaç yıl içindeki en başlıca rolünün, birlikleri bozucu ve insanımsılar arasındaki evrimsel ilişkinin araştırmalarında karşılaşılan kargaşayı vurgulayıcı bir rolü olacağını düşünüyorum."
      insan ile ilgili fosil kalıntıları neden bu kadar önemli?

      insanla ilgili burada bazı örneklerini saydığım bulgular çok önemli gerçekleri ortaya koymuştur. Öncelikle de evrimcilerin insanın atasının maymunsu canlılar olduğu şeklindeki iddialarının ne kadar büyük bir hayal ürünü olduğu bir kez daha gözler önüne serilmiştir. Çünkü anlaşılmıştır ki insan, yeryüzünde evrimcilerin "insanın atası" olarak gösterdikleri maymun türlerinden çok daha önce ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla bu maymun türlerinin insanın atası olmaları söz konusu değildir.

      Sonuç olarak fosil kayıtları bize insanın bundan milyonlarca yıl önce de aynı bugünkü şekliyle var olduğunu ve hiçbir şekilde evrim geçirmeden bugüne kadar geldiğini göstermiştir. Bu noktada evrim savunucularının, eğer gerçekten bilimsel ve dürüst olduklarını iddia ediyorlarsa, ellerindeki hayali maymun-insan sıralamalarını çöpe atmaları gerekmektedir. Bu hayali soyağaçlarını terk etmemeleri evrimin bilim adına savunulan bir teori değil, bilimsel gerçeklere rağmen yaşatılmaya çalışılan bir dogma olduğunu bir kez daha göstermektedir.
      Kaynaklar:

      1.I. Anderson, New Scientist, cilt 98, 1983, s. 373.<br>
      2.D. Johanson & M. A. Edey, Lucy: The Beginnings of Humankind, New York: Simon & Schuster, 1981, s. 250<br>
      3.R. H. Tuttle, Natural History, Mart 1990, s. 61-64<br>
      4.D. Johanson, Blake Edgar, From Lucy to Language, s.169<br>
      5.D. Johanson, Blake Edgar, From Lucy to Language, s.173<br>
      6.Boyce Rensberger, The Washington Post, 19 Kasım 1984<br>
      7."Is This The Face of Our Past", Discover, Aralık 1997, s. 97-100<br>
      8.Villee, Solomon and Davis, Biology, Saunders College Publishing,1985, s. 1053<br>
      9."Hominoid Evolution and Climatic Change in Europe" Volume 2 Edited by Louis de Bonis, George D. Koufos, Peter Andrews, Cambridge University Press 2001 Bölüm 6<br>
      10.Daniel E. Lieberman, "Another face in our family tree", Nature, 22 Mart 2001

      Al lan makaleyi direk kopyala yapıştırla attım sana cevap ver lan bunada bin bilim ne demiş duydun demi
      Tümünü Göster
      ···
    4. diğerleri 1
  9. 59.
    -1
    din hakkında ki yanlış algılama nedeni
    düşünce bozukluğundan mı,
    yoksa kendini bi tak sanmadan mı ??
    ···
  10. 60.
    0
    Allah yoksa camileri kim yaptı he???
    ···
  11. 61.
    0
    Allah yoksa dağları kim yarattı ?
    ···
  12. 62.
    0
    Ulan Allah yoksa su daglari kim yaratti
    ···
  13. 63.
    0
    dine dön putperest pekekent.
    ···
  14. 64.
    0
    Panpa darwine taptiginiz dogru mu
    ···
  15. 65.
    0
    Black Metal ve Slayer dinliyonmu panpa?
    ···
  16. 66.
    0
    lan sokuk ateistten bol ne var. müslümanım soruları alayım desen şaşırırdık.
    ···